Meme Büyütme kansere neden olur mu? | Cevaplar

1. Meme büyütme ve kanser arasındaki bağlantı nereden geliyor?
2. Söz konusu kanser türü: Anaplastic Large Cell Lymphoma (BIA-ALCL)
3. Meme implantını tüm detaylarıyla değerlendirelim.
4. Memeye yağ transferi ile ilgili bir şüphe var mı?
5. Gerçekten endişelenmeli misiniz?
6. Vücudunuzdaki değişimlerin takipçisi olun.
7. Sıkça Sorulan Sorular

Memenin boyutu ve şekli açısından önemli gelişmeler elde etmeyi sağlayan meme büyütme ameliyatları, özellikle implantların kullanılmaya başladığı 1960’lı yıllardan beri çeşitli endişeleri beraberinde getirmiştir. İmplantların kansere neden olup olmadığı ise günümüzde halen güncelliğini koruyan bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Her yıl yaklaşık olarak 400.000 kişinin tercih ettiği meme büyütme işlemine yakından bakalım.

1. Meme büyütme ve kanser arasındaki bağlantı nereden geliyor?

2000 yılına kadar, silikon implant kullanılarak yapılan meme büyütme ameliyatlarının hiçbir zararı olmadığına dair bir görüş hakimdi. Fakat bu görüş, yine 2000 yılında FDA (The Food and Drug Administration) tarafından yayınlanan raporla çürütüldü. Bu rapora göre, vücut için uygun olmayan maddelerden yapılan silikonlar doku altında patlayarak kişilerin zarar görmesine neden oluyordu.

Teknolojik gelişmeler ve bilimsel çalışmaların ışığında meme büyütme için kullanılan silikonlar, yerini daha sağlıklı versiyonlarına bıraktı fakat geçmiş yıllarda yaşanan olumsuzluklar meme büyütme ve kanser arasında bir bağ kurulmasına neden oldu. Günümüzde ise beşinci jenerasyon olarak sınıflandırılan son teknoloji ile üretilmiş implantlar kullanılmaktadır. Bu tür implantlar, şeklini uzun süre muhafaza edebilen, deformasyona kapalı ve sızma riski oldukça düşük; sınırlı bir ömrü, kullanım tarihi bulunmayan tıbbi malzemelerdir.

Tüm bunların haricinde halen araştırılmakta olan meme büyütme materyallerinin (dolgu veya implant), günümüz teknolojisine uygun olarak üretilenlerinin insan sağlığı için zararlı olduğunu gösteren bir kanıt bulunmuyor.

Meme büyütme ve kanser arasındaki bağlantının bir diğer sebebi de görülme sıklığı çok düşük olan bir kanser türü.

2. Söz konusu kanser türü: Anaplastic Large Cell Lymphoma (BIA-ALCL)

Bağışıklık sistemine zarar veren bir kanser türü olarak karşımıza çıkan Anaplastic large cell lymphoma, kısa adıyla BIA-ALCL, meme kanseri sınıfına girmez. Bunun yerine, kanserin belirtileri meme implantlarını çevreleyen dokuda görülebilir.

Pek çok hekim, estetik cerrahi operasyonları dikkate alındığında BIA-ALCL türündeki anomaliye ilişkin riskin, oldukça düşük olduğunu ve erken teşhis durumunda da hızlı ve tam bir tedavinin gerçekleştiği konusunda hemfikir.

Bununla bağlantılı olarak, Avusturalya’da yapılan bir araştırmada, yalnızca tek bir markaya ait,pürüzlü yüzeyli implantların kişilerin sağlığını olumsuz etkilediği görülmüştür. Dolayısıyla, tüm implantları ve tüm meme büyütme süreçlerini bu tür vakalarla alakalı kılmak akılcı bir yaklaşım değildir.

Tüm bunların yanı sıra, bu kanser türünün oldukça nadir bir biçimde görüldüğünü ve meme büyütme işleminde kullanılan implantlarla ilişkili olduğunu gösteren herhangi bir tıbbi çalışmanın da olmadığını ekleyelim. Öyle ki, meme implantına bağlı herhangi bir sağlık sorunu yaşama riski de ancak 25 binde 1.

3. Meme implantını tüm detaylarıyla değerlendirelim.

Meme implantları, içi bu işlem için özel olarak geliştirilmişjel veya sıvı ile dolu olan, ihtiyaç ve isteğe bağlı olarak boyut ve şekil değişikliği amacıyla memeye yerleştirilen tıbbi materyallerdir. Yalnızca estetik sebeplerle değil, çeşitli travmalar sonrası memede meydana gelen biçimsel bozukluklarının tedavisinde de implantlar oldukça işlevsel çözümler sunmaktadır. Farklı tipleri bulunan implantların, meme büyütme işlemlerinde en çok tercih edilen türleri damla ve yuvarlak olarak nitelendirilen türlerdir.

Sağlıklı ve başarılı bir meme büyütme operasyonu geçirmek için, işlem sırasında kullanılan implantların “medical grade” olarak adlandırılan özelliklere sahip materyallerden meydana getirilmesi,cilt dokusu ile uyumlu olması ve olası bir sızmaya karşı korumalı olarak geliştirilmiş olması gerekmektedir. Salin (tuzlu su çözeltisi) dolgulu ve silikon jel dolgulu olmak üzere iki tür içeriği bulunan implantlarla ilgili standartlar geliştiren sağlık kuruluşları bulunmaktadır. Bu kuruluşların belirlemiş oldukları normlar konusunda haberdar olmak önemlidir.

İmplantlar ve meme büyütme ile ilgili şüphelerinizi ortadan kaldırmak için işlem öncesinde sağlık merkezi ve hekim seçiminizi dikkatli bir şekilde yapmanız yeterli olacaktır. Aynı şekilde, operasyon gerçekleşmeden önce hekiminizle sağlıklı bir diyalog geliştirmeniz önemlidir.

Bunun haricinde, operasyona dair herhangi bir endişeniz var ise meme implantlarıyla ilgili olarak hekiminize şu soruları yöneltmeniz de bir seçenektir:

• Operasyonda kullanılacak implantlar, tıbbi standartlara uygun mu?
• İmplantlar, CE (Conformité Européenne / European Conformity) sertifikasına sahip mi?
• İmplantların içeriğini oluşturan malzemeler güvenlik standartlarına uygun bir biçimde üretilmiş mi?
• İmplantların güvence belgesi bulunuyor mu?

Bu soruların yanı sıra, hekiminiz meme büyütme işleminden önce rutin bir kontrol olarak mamografi çektirmenizi isteyecektir. Bu şekilde, uygulama öncesinde herhangi bir belirti var ise, riskin önüne geçilebilmektedir.

4. Memeye yağ transferi ile ilgili bir şüphe var mı?

Meme büyütme ve kanser arasındaki bağlantı daha çok meme implantları üzerinden kurulmaktadır. Dolayısıyla, kişinin kendi vücudundan alınan yağın memeye transfer edilmesini içeren prosedürleilgili olarak, tıp dünyasında herhangi bir olumsuz görüşün varlığından söz etmek mümkün değil.

5. Gerçekten endişelenmeli misiniz?

Cerrahi bir işlem gerçekleştirecekseniz, sizin için belirleyici olması gereken şey bilimsel çalışmaların sonuçları olmalıdır. Meme büyütme işleminin kansere yol açtığına dair savlar, sözünü ettiğimiz bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış değildir. Bu sebeple, meme implantlarının doğrudan kansere yol açtığını söylemek, doğru bir yaklaşım olmayacaktır.

6. Vücudunuzdaki değişimlerin takipçisi olun.

Tüm estetik işlemlerde olduğu gibi, operasyon sonrası iyileşme sürecine dahil olmayan herhangi bir belirti fark ederseniz, bununla ilgili hekiminizle iletişime geçmeniz önemlidir. Geçici süreli ağrı, sızı, morluk ve göğüste sıkışma hissi meme büyütme işlemlerinin çok yaygın olmasa da bilinen yan etkileridir. Bu tür yan etkiler konusunda endişelenmenize gerek yok.

Yine de unutmayın ki, pek çok estetik cerrahi türündeki operasyona göre daha güvenli olduğu bilinen meme büyütme işleminin ardından vücudunuzdaki değişimleri takip etmeniz gerekir.

7. Sıkça Sorulan Sorular