Meme Dikleştirme
Vücudun estetik görselliğini tamamlayan memelerin dik, ideal ölçülerde ve simetrik olması önem arz eder. Hamilelik, emzirme, sık kilo alıp verme, genetik faktörler, travmalar, menopoz ve yaş alma gibi nedenlerle meme hacminde azalma olur ve meme dokusunu göğüs ön duvarına bağlayan bağlar gevşer. Bunun sonucunda deride sarkmalar meydana gelir; estetik açıdan hoş olmayan bir görünüm çizen sarkmış memeler sosyal ve psikolojik sorunlara neden olabilir.
Deforme olmamış memelerde meme ucu memenin alt kısmındaki kıvrım çizgisinin üstünde kalır. Ancak zamanla elastikiyetini ve doku hacmini kaybeden memelerde meme ucu aşağı inmeye başlar. Bu durumda en etkili ve kalıcı çözüm meme dikleştirme ameliyatıdır.
Cerrahi bir operasyon olan meme dikleştirme ile hacmini ve formunu kaybetmiş memeler yeniden şekillendirilerek dikleştirilir; memelere dolgunluk sağlanır. Türkiye’de deneyimli hekimler tarafından uygulanan bu işlem ile başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
Meme Sarkması
Memelerdeki sarkmaların çeşitli dereceleri vardır. Sarkmaların derecesi genellikle meme ucunun meme altı kıvrımı çizgisiyle olan hizasına göre ölçülür.
1.Derece (Hafif) Sarkmalar: Meme ucunun, meme altı kıvrım çizgisine yakın veya aynı seviyede olması durumuna 1.derece (hafif) sarkmalar denir. Hafif sarkmalarda sadece memenin kahverengi kısmının çevresinden doku çıkarılır. Meme dokusunun hacminde azalma varsa meme altına protez de yerleştirilebilir.
2.Derece (Orta) Sarkmalar: Meme ucunun, meme altı kıvrım çizgisinden 1-3 cm arası aşağıda yer almasına 2.derece (orta) sarkmalar adı verilir. Orta dereceli sarkmalarda memenin kahverengi kısmını çevreleyen ve meme kıvrımına doğru inen ince bir kesi yapılarak fazla deri alınır, meme ucu olması gerektiği yere taşınır.
3.Derece (İleri) Sarkmalar: Meme ucunun meme altı kıvrım çizgisinden 3 cm ve daha fazla aşağıda olması durumu 3.derece (ileri) sarkmalar olarak adlandırılır. İleri sarkmalarda ters-T şeklinde kesi açılır. Bu durumda meme altında da yatay bir iz kalacaktır. Ancak bu kesinin avantajı memenin tam bir koni ve yuvarlak şekil alabilmesidir.
Meme gelişiminin tamamlandığı 18-20 yaş sonrası tüm kadınlara uygulanabilen meme dikleştirme ameliyatı öncesinde doktor, hastayı detaylı bir fiziksel muayeneden geçirir. Memenin sarkma derecesi ve uygulanacak teknik bu süreçte belirlenir. Muayene sonucunda memesinde şüpheli bir bulguya rastlananlara, meme kanseri öyküsü bulunanlara, kanser riski faktörü taşıyanlara ve 40 yaş üstü hastalara ultrason ve mammografi yapılır. Böylece hastanın bu cerrahi operasyon için uygun bir aday olduğu teyit edilmiş olur.
Ameliyat öncesinde, hastanın dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır;
- Devamlı kullanılan ilaçlar hakkında doktor bilgilendirilmeli,
- Operasyondan 5-6 saat önce bir şey yenilip içilmemeli,
- Operasyondan en az 1 hafta önce kan sulandırıcı özelliği bulunan şu maddeler kullanılmamalı: Ağrı kesiciler, bitkisel takviyeler, vitaminler, özellikle de aspirin,
- 40 yaş üzerindeki kadınlar, operasyon öncesinde mamografi ya da ultrasonografi ile meme kontrollerini yaptırmalı,
- Operasyondan en az 1 hafta önce sigara ve alkol kullanımı durdurulmalı.
Bunların haricinde, meme dikleştirme öncesi doktorun verdiği tavsiyelere uymak büyük bir önem arz eder.
Genel anestezi altında yaklaşık 2 – 3 saat süren meme dikleştirme ameliyatı ameliyathane koşullarında gerçekleştirilir. Operasyon sürecinde sarkık meme dokusu yeniden şekillendirilir, fazla deri alınır ve meme ucu olması gereken yere getirilir.
Memedeki sarkmanın derecesine göre ameliyat tekniği değişmektedir. Kullanılan teknik fark etmeksizin, operasyon sırasında memede, sütyen veya bikini üstü ile kolayca kamufle edilebilecek şekilde minimal bir kesi açılır. Kesinin açıldığı bölgede ilk aylarda iz görülebilir fakat ilerleyen aylar ile beraber bu iz gözden kaybolur. Bunun haricinde operasyonun sonlarında hastaya dren takılabilir.
Meme dikleştirme ameliyatı esnasında, ihtiyaca bağlı olarak (düşük meme dokusu, hafif sarkma durumunda) silikon protez uygulaması da yapılabilir. Aynı şekilde, ihtiyaç duyulursa (yüksek meme dokusu, yoğun sarkma) meme küçültme işlemi de kombine olarak gerçekleştirilir. Bununla beraber, meme dikleştirme ve meme büyütme operasyonları sıklıkla beraber gerçekleştirilir, bu sayede meme kapsamlı bir değişim geçirmiş olur.
Hacmini yitirmiş ve sarkmış memeler, estetikten uzaktır ve kişilerin özgüven kaybı yaşamasına sebep olabilir. Bu problemi çözmek, sağlıklı ve diri memelere kavuşmak için en etkili ve kesin çözüm olan meme dikleştirme ameliyatı sıklıkla aşağıdaki durumlarda uygulanır:
- Çeşitli nedenlerle tüm memede veya meme ucunda elastikiyet kaybı yaşanması,
- Farklı meme dikleştirme yöntemlerinin (masaj uygulamaları ile krem kullanımı) işlevsiz olması,
- Kişi orantılı bir vücut şekli talep etmesi,
- Kişinin operasyonun ertesinde özgüven kazanacağını düşünmesi,
- Kişinin meme etrafında oluşabilecek minimal izlerle ilgili bir endişe taşımaması, halinde bu işlem gerçekleştirilir.
Meme gelişiminin tamamlandığı 18-20 yaş sonrası tüm kadınlara uygulanabilen meme dikleştirme ameliyatı öncesinde doktor, hastayı detaylı bir fiziksel muayeneden geçirir. Memenin sarkma derecesi ve uygulanacak teknik bu süreçte belirlenir. Muayene sonucunda memesinde şüpheli bir bulguya rastlananlara, meme kanseri öyküsü bulunanlara, kanser riski faktörü taşıyanlara ve 40 yaş üstü hastalara ultrason ve mammografi yapılır. Böylece hastanın bu cerrahi operasyon için uygun bir aday olduğu teyit edilmiş olur.
Ameliyat öncesinde, hastanın dikkat etmesi gereken bazı hususlar vardır;
- Devamlı kullanılan ilaçlar hakkında doktor bilgilendirilmeli,
- Operasyondan 5-6 saat önce bir şey yenilip içilmemeli,
- Operasyondan en az 1 hafta önce kan sulandırıcı özelliği bulunan şu maddeler kullanılmamalı: Ağrı kesiciler, bitkisel takviyeler, vitaminler, özellikle de aspirin,
- 40 yaş üzerindeki kadınlar, operasyon öncesinde mamografi ya da ultrasonografi ile meme kontrollerini yaptırmalı,
- Operasyondan en az 1 hafta önce sigara ve alkol kullanımı durdurulmalı.
Bunların haricinde, meme dikleştirme öncesi doktorun verdiği tavsiyelere uymak büyük bir önem arz eder.
Genel anestezi altında yaklaşık 2 – 3 saat süren meme dikleştirme ameliyatı ameliyathane koşullarında gerçekleştirilir. Operasyon sürecinde sarkık meme dokusu yeniden şekillendirilir, fazla deri alınır ve meme ucu olması gereken yere getirilir.
Memedeki sarkmanın derecesine göre ameliyat tekniği değişmektedir. Kullanılan teknik fark etmeksizin, operasyon sırasında memede, sütyen veya bikini üstü ile kolayca kamufle edilebilecek şekilde minimal bir kesi açılır. Kesinin açıldığı bölgede ilk aylarda iz görülebilir fakat ilerleyen aylar ile beraber bu iz gözden kaybolur. Bunun haricinde operasyonun sonlarında hastaya dren takılabilir.
Meme dikleştirme ameliyatı esnasında, ihtiyaca bağlı olarak (düşük meme dokusu, hafif sarkma durumunda) silikon protez uygulaması da yapılabilir. Aynı şekilde, ihtiyaç duyulursa (yüksek meme dokusu, yoğun sarkma) meme küçültme işlemi de kombine olarak gerçekleştirilir. Bununla beraber, meme dikleştirme ve meme büyütme operasyonları sıklıkla beraber gerçekleştirilir, bu sayede meme kapsamlı bir değişim geçirmiş olur.
Hacmini yitirmiş ve sarkmış memeler, estetikten uzaktır ve kişilerin özgüven kaybı yaşamasına sebep olabilir. Bu problemi çözmek, sağlıklı ve diri memelere kavuşmak için en etkili ve kesin çözüm olan meme dikleştirme ameliyatı sıklıkla aşağıdaki durumlarda uygulanır:
- Çeşitli nedenlerle tüm memede veya meme ucunda elastikiyet kaybı yaşanması,
- Farklı meme dikleştirme yöntemlerinin (masaj uygulamaları ile krem kullanımı) işlevsiz olması,
- Kişi orantılı bir vücut şekli talep etmesi,
- Kişinin operasyonun ertesinde özgüven kazanacağını düşünmesi,
- Kişinin meme etrafında oluşabilecek minimal izlerle ilgili bir endişe taşımaması, halinde bu işlem gerçekleştirilir.
Hastalarımızdan gelen değerli yorumları sizinle paylaşıyoruz.
Ezgi Ilgaz,
Burcu Işık,
Sercan Öner,
Operasyon sonrası
Meme dikleştirme sonrası, genel olarak, 1 gece hastanede kalmak gerekir. Ertesi sabah, drenler çıkarılır ve hasta taburcu edilir.
Operasyondan sonra çok fazla ağrı olmaz ancak 3-4 gün boyunca şişlik ve ödem oluşabilir. Bu şişlik ve ödemler 1 haftanın sonunda inmeye başlar, bu süreçte buz kompresi uygulamak önemlidir. Ayrıca bahsi geçen ödem ve şişlikler hastayı sonuç açısından yanıltabilir. Oysa memelerin son halini alması 6 – 8 ay gibi bir süreyi kapsar.
İşlemden birkaç gün sonra pansumanlar çıkarılır ve hasta sporcu sütyeni veya medikal korse giymeye başlar. Bu desteklerin 2 – 3 ay boyunca kullanılması gereklidir. Bununla birlikte hasta, meme dikleştirmesi sonrası, 3-4 gün içerisinde günlük yaşantısına ve iş hayatına dönebilir.
Ameliyat Sonrası Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
- Doktorun verdiği ilaçlar düzenli olarak kullanmalı,
- 2 ay boyunca ağır sporlar yapılmamalı (bir ay sonra hafif yürüyüş şeklinde spor yapılabilir),
- Ameliyat sonrası en az 1 ay boyunca sigara ve alkolden uzak durulmalı,
- Operasyon sonrası 15 gün boyunca yüzüstü yatılmamalı,
- Kesi yerlerinin şişmesine neden olacağı için 2 – 3 hafta boyunca cinsel aktiviteden uzak durulmalı,
- Kesi yerleri ten rengine dönene dek güneşten korunmalı,
- Doktor onay verene kadar duş alınmamalı,
- Özel medikal korse veya sütyen belirtilen süre boyunca kullanılmalı.
Hamilelik, emzirme, yaşlanma, travma veya kilo alıp verme sebebi ile vücutta ciddi bir değişim meydana geldiği durumda doktorun onayı ile bu işlem tekrarlanabilir.
